Ask bir hata midir ? Asik olmak yanlislik ?
Cevabin yüzde doksani “hayir” olucaktir kesinlikle… Çünkü ask yüce bir duygudur, olaganüstü bir hissedistir ve asik olmak güzeldir.
Evet evet, biz böyle ögrendik sözlük anlami itibari ile aski, tabi yaa…
Peki ya bu ask denen sey, sözden eyleme geçtiginde neden anlamini korumaz ? Neden yüceligi doya doya pratikte yasanmaz da, hep “söz” de ve sözün en derinine, en dibine çakilir kalir sarkilarda ve siirlerde ?

Günlük hayatta birbirimize sordugumuz normal sorular gibi, örnek vermek gerekirse; karnin açmi ? sorusu gibi neden içimizde ona dair biriken sorulari, onun yüzüne, gözünün içine baka baka sorup, aninda cevap almak varken, geceye hapsederiz kendi kendimizi sorularimizla beraber ? Ele ele, göz göze iken bir sehre sigar varligimiz onunla… Fakat çogu zaman “kaçinilmaz” olan ayrilik kapiya dayandiginda, sehir olur sevilenin yoklugu, büyür, büyür, büyür ve içimizin cografyasi dar gelince yoklugun, yoksullugun yüzölçümüne, bir anda binlerce sanci çizik atar yüregimize biçak misali… Ardindan agrisi, sizisi bitmek bilmeyen geceler.. En nihayetinde, gögsümüz yarilir ve bir ses; “Dogur beni Sair! Azad et!” der çiglik çiglik…
ve… SIIR çikar içinden olanca ihtisami ile…
Bir bütün halinde dogar, bir sayfaya sigar varligi… Ama asli öyle degildir… Siirin tamaminda bir bütün gibi gözüken bu duygular yine harf harf, misra misra yayilir geçmisin karanligina, anilara ve anilarimizla beraber o sehrin her semtine, her sokagina, hatta yürüdügümüz her kaldirima…
ve bu sehir çogu zaman Istanbuldur..
Bir sigara paketi gibi dur…
siir içimizdeki estetigin güzelligin disa yansimasi …siir insanin kendini bulmasi..siir askin baska bir boyuta geçmesi..siir dilin özgürlügü..siir delilik bizlerde divane..
Sevgili rukiyecigim belkide askin cazibesi gizemi burda .Herseyi söyliyebilseydik heyecan olurmuydu? uykusuz geceler, heryerde onu görmeler, hizlanan kalp atisi .
Aci çekmenin bile garip bir tadi vardir askta. hasret olmasaydi bu kadar zor olmasaydi çikarmiydi o güzelim sözcükler siirler…..
Ask volkan gibi lavlarida duygular ,misralar siirler….
yüregine saglik. Duygularini o kadar güzel bulusturuyorsunki kalem kagitla çok mutlu oluyorum okurken sevgiyle kal canim kalemin susmasin…
evet canim…
ask gercekten cok garip…
ne icten yazmissin …
duygulandirdin beni…
coook hemde…
Bir masal gibi baslar hikaye
Çaglar eskimis Konstantinopolde…
Bitmis asklarin sessiz sehrinde
Bir kandil yanar sönmez gecelerce…
Hayaller kurar yanliz odasinda
Kalbine sorar kimsin bu cihanda
Sonsuzu arar masmavi sularda
Gökte yildizlar parlar bu ugurda…
Bir inançti bu kudret kitabindan
Bir görev bilir kalmis atalardan
Ay dogar yine parlar üzerinde
Solsa da zaman Konstantinopolde…
Sultanlar askina dilfigar yillar
Surlarin sarkisi suskun dalgalar
Bekliyor yine asklar küsmüs rüyalar
Rüzgarin ruhuna teslim hisarlar…
Can Atilla
sevgili rukiye bugün beni yolladigin siirlerle farkli boyutlara götürdün ellerin dert görmesin …
ask dedigin köroglunun ter kokusu gibi olmali…
neden böyle dedim bilir misin 1980 siirleri deyince akla ilk gelen sairlerden birinin siirlerini okuyordum…ordan esti simdi ve aski anlatan siirlerinde hayal edilen asklarla karsilastirdim…
"Günler sarmal bir yay gibi
bunu unutma
Bahar annemizin yemenisindeki solgun çiçektir
bunu unutma
Seni ben her yerinden öperim
bunu unutma "
ne güzel bir sevdadir bu dedim içimden…velhasil siir böyle birsey iste yazdirirda meret yasattirmaz çogu kez kalem sihirbaz olur ama dil susar…"ulak" filminde derdi gerçi "dil sussada kalbin yüz dili vardir" sanirim böyleydi..iste siir ve askta böyledir..dil susar yürek yüz dille anlatir derdini ve bu durumda en çok sehirler mahkum siire…Ayrilik kaçinilmaz son mudur bilinmez her ask ayrilikla bitmiyor öyle olsa Can Yücel severmiydi bu kadar Güleri…
Hani siir gibi sevenler vardir siiri yasayarak hayatinin her parçasinda…Can baba hastaneden çiktigi gün eve gitmeden direk içmeye gider eh Can baba bu sarapsiz kalirmi onca süre….eve döndügünde Gülerden azar isitecegini iyi bilir ve sessizce girer eve Güler karsilar onu hiç ses çikarmaz ve Can baba eline aldigi kagida birseyler karalar oturur aglar , kagidi Güler alir eline ve hemen tebessüm eder o an tüm kizginligi geçmistir..Kagitta yazani yazmayayim :)) Iste bazen insan siirlerini yasatiyor kadinlarina veya erkeklerine …Gündelik hayatin disina çikabiliyor çogu kez…Bazende tam tersi oluyor iste örnegin Sylvia Plath sair olan esiyle evlendikten sonra intihar eder yalnizligindan dolayi…iki sair bi aski kurtaramamistir..
yahu lafi uzattim yorumdan çok yazi oldu bakma kusura…
son sözüm …hani çocuklar dogar kulagina ezan okunur ve çocuk ehl-i islam olur ya asklarda buna benzer sevgilinin kulagina siiri okudunmu artik sevdalindir ve öyle kalir…tabi inanmanin sartlarini nasil uyguluyorsan sevmenin sartlainida uygulamak kaydiyla…benden bu kadar…
sagolasin bu güzel yazi için..
kalemine ve yüregine iyi bak…
yürekten misralar…sizi kutluyorum.. çoook çoook güzeldi.
Sevmek bir eylemdir yavrum
O karsina çiktiginda
Nazli bir gül gibi koru
Avucunda tut birakma
Sevmek bir eylemdir yavrum
Nefret üste çiktiginda
Mantigin ne derse desin
Kalbine danis unutma
Kayip bir ülke olsa da
Aramaktan yorulsan da
Sevmek bir eylemdir yavrum
Tek basina kalsan da
Suya bir tas atar gibi
Bir iksiri yutar gibi
Sevmek bir eylemdir yavrum
Gökyüzünü tutar gibi
Daglar daglar asar gibi
Nehirlere tasar gibi
Sevmek bir eylemdir yavrum
Ölümlerde yasar gibi
Sevmek bir eylemdir yavrum
Tek sebeptir var olmaya
Umudun hiç kirilmasin
Katil aski savunmaya
Sevmek bir eylemdir yavrum
Sevdigini ona göster
Elle ele tutusarak yan
Sevmek için yürek ister
Kalbim, unutacagiz onu
Bu gece, sen ve ben.
Ben isigi unutayim
Onun sicakligini sen…
Unuttugun vakit, söyle bana
Ola ki düsüncem donar.
Acele et, oyalanirken sen,
Hatirlayabilirim tekrar…
….
E. Dickinson
Sevgili @Leyla hosgeldin sayfama.. daha nice paylasimlara hep beraber.
Canim Fundam,
sarkinin sozleri ne kadar anlamli…
ve Serdar,
"hani çocuklar dogar kulagina ezan okunur ve çocuk ehl-i islam olur ya asklarda buna benzer sevgilinin kulagina siiri okudunmu artik sevdalindir ve öyle kalir…tabi inanmanin sartlarini nasil uyguluyorsan sevmenin sartlarinida uygulamak kaydiyla…"
kurdugun bu cumlelerden feyz aldim.
ve ben hep suna inanmisimdir. yeni dogan bir bebegin, tesadufen degil de, bu dunyada yiyecek bir rizki oldugu icin dunyaya geldigine ki, biz ilahi tarafimizla da buna inaniriz.
asklarda aynen oyle…
tesadufen karsilastigimizi saniriz bazen asik oldugumuz insan ile…
fakat bu karsilasma tesaduf degildir, kaderdir.
ve kaderde ne varsa insanlar onu yasayacaktir.
inanmanin, aklin ve mantigin sartlari da o yasanmisliklarin suresini belirleycektir kesinlikle…
sayfama deger kattiniz yorumlarinizla.
her daim sevgimlesiniz… HEPINIZ…
MEVSIMSIZ ZAMANLARDI
Sesin…
Uzun namlulu
Bir silah gibi
Soguk ve zalim
Menzili yüregim…
Sesim…
Degmez sesine simdi
Siirim…
Adresini yitirmis mektup
Düser kuytu sessizliklere…
Mevsimsiz zamanlardi
Kalkip sana gelmistim
Yitik zamanlarin ekspresiyle
Bir masal baslangiciydi
Havada akasya saçlarimda bahar vardi
Yildizlari indirip gökyüzünden
Gögsüme takmistim gözlerin diye
Hiç bir sey almamistim yanima
Yüregim senden baska her seye dardi…
Sorsaydin hatirimi
Yüregini koyup sesine
Böyle koymazdi elbette suskunlugun
Bir fincan kahvenin hatirini
Sarardim incinen ellerime…
Mevsimsiz zamanlardi
Kalkip sana gelmistim…
Çocuk yüregimde küçük sevinçler vardi
Ipek tüllerde gülüsler getirmistim
Oysa bilmezdim
Sesinde gizli hançerler tasidigini
Bilmezdim
Sözcüklerin böylesi kanatildigini…
Sevseydin beni
Bu sehrin gecelerine
Böyle yazmazdim seni
Gözümü yatirip lila rengi ufuklarima..
Sevseydin beni
Bu sehrin sokaklarina
Böyle düsürmezdim beni
Sesini saklayip titreyen soluklarima…
Mevsimsiz zamanlardi
Ask diye tutusan bir mesaleydi mehtap
Ben kalkip sana gelmistim…
Ardimda biraktigim sadece korkularimdi
Kemanlar ugulduyordu gögsümde
Çelik aynalarda yankilanan adindi
Oysa bilmezdim
Dudagindaki islikla gövdem kesik içinde kalirdi…
“Bu sevda bu sehre sigmaz”
Gögsüm hüznün yatagi artik
Kalkip gidemem simdi
Sevinçlerim satilik..!
Veda
Uzun namlulu bir silah..
Menzili yüregim
Mermisi ayrilik…
Seni..
Çok sevdim.
===
sevgili rukiye büyülendim desem yalan olmaz çok beyendim ve etkilendim tesekkür ederim süper yazmisin
Kursunî Bir Kisa Ugurlama…
Aklimi
Gecenin hizasina yaziyorum
Kirisik bir örtüyü andiran
Bitkin
Aklimi
Seni ise
Yeryüzünün engebelerine kilitliyorum
Kalbini
Denizin karaya yaptigi girintilere
Aski yakarislarini
Sahilden les toplayan kara derililere
Sunuyorum
Seni köhnemis bir tevarüs sayiyorum artik
Basincini siirle bertaraf etmekten vazgeçtim
Gayr-i memnu bir ideaya denk getiriyorum
Var bulunusunu
Ey kapilar ardinda fisildayisim
Adini bir sayfada gördügümde
Sesimin en ciliz çikintisina hapsettim çiplakligini
Sevisgetirengillerden
Bir canli sayiyorum seni artik
Yüzümün kirazinda ablak yaz hikayeleri
En koyu maviden
Denize dogru yaslandiydik bir zaman
Küfretmeye dogru aktiydik da
Paçalarimiz islandiydi dalgadan
Ki aya da bakmali insan diyordum evet
Günese ve yildizlara baktigi kadar
Gögün büyük tekligi
Isiksiz zamanlarin
Bas isildayicisi AY a..
(-ay bir dogruluktur
dolun ve yalin haliyle
flu bir gökyüzü resmidir
karaltisiz gölgesiz
isiktan ve siirden mamûl
oysa bahar bir yanlis algilamadir
genlesen topraktan
hayat fiskirtiyor sanilir -ki yanlis-
bahar bir illüzyondur
her kasintinin aska yoruldugu-)
Sonra kirkbir kere agladim
Sereserpe hüzünler bogdum
Tasliklarda..
Sari zamanlari yazdim
Sari samanlara
Bacalar ve ecinniler girdi düsüme
Arkaik kalintilarinda üsüdüm
Bazi sicak cografyalarin
Seni ellerimde bir kus ölüsü tutar gibi
Seni savaslardan kaçar gibi sevdim
Giyotine kosar gibi
Atilir gibi kamçiya tasa gaza ve zehre
Gül kurusundan cennet düsü devsirir gibi
Direnisim siirim kavgam atesim gibi
Savasim kisragim kalemim kagidim gibi
Yazgim gibi
Sevdim seni eyy..
Bana korkusuzlugu bahseden
Koru beni o zaman
Kara suretlerin ilencinden
Zamanin ay in ve çocugun kirintisindan
Büyük ve dehsetli karanligindan insanoglunun
Ormanlarin tortusuz çagiltisindan
Gecenin sihrinden
Sairden ve
Siirin ahenginden
Yehudanin lanetinden
Bombalardan
Mermilerden
Girtlagima dayanan karanlik lokmalardan
Uzun sözlerden
Kisa sözlerden
Gözlerin zulmünden
Haber bültenlerinden
Gökyüzünden
Kitaplardan
Aksamlardan ve yildizlardan
Saireden
Vesaireden
Koru beni
Ey bana korkuyu bahseden
Sen “ol” dedin diye
Aklimi
Gece gögünün karsisina yaziyorum
Küfrederek
Sabah isiltisina
Bahara
Kestaneye ve çaya
Lanetleyerek
Inciri zeytini
Ve aski..
@..
onaltinisanikibindokuz
Sükrü Özmen
Incir, zeytin ve ask… Bunlar benim kutsallarim arasinda… Peki neden sair lanetlemis? :@
"Peki neden sair lanetlemis?"
her okuyan kendine gore yorumlar bu soruyu diye dusunuyorum dost…
rukiyecim yine yüregindeki tüm kelimeleri dizmissin misralar halinde kah yazi olmus kah siir dizesi.
sair belkide karsiliksiz bir ask yüzünden lanetlemistir aski ama incir ile zeytinden ne istedi onu bilmem 🙂 yüregine, kalemine saglik rukiyem
YALNIZLIK
Yalnizligi koy sandala sal denize
Ne baliklar ister onu ne ben,nede sen
Elden ne gelir
Katlanirsin yalnizliga hiç istemeden
Hüzünlü geçer geceler
Kirpiklerin islanmaya hazir
Dalarsin uzaklara
Yalnizlik okyanusta bir sandaldir…
D.T
Peki senin yorumun nedir sevgili dost =)